6 Kasım 2013 Çarşamba

Ateş


















Yanmayan odun tüter.
Ateşin bazen yalnızca tüter: Yanmamaktadır…
Dikkat etmen gereken, ateşe yan yana ve üst üste koyduğun odunların biribirine olabildiği kadar yakın olmaları; ama hiçbir zaman bitişik ve binişik olmamalarıdı: ateşi yakan, ısı olduğu kadar , havadır- belki daha da çok…
Ateşin tütüyorsa bil ki bir şeyleri yanlış yapıyorsun.

Ateş yakmayı bilmek ateş söndürmeyi bilmeyi de gerektirir.
Ateşin yanına her gidişinde onu farklı bulmaya alışmalısın- onu yeniden-baştan-görüp gerekli düzenlemeleri, ayarlamaları belirlemeye…
Bil ki, bir yaktığın ateş
bir başkasına
hiç benzemez.
---
Bil ki, ateşin yandığı sürece ,
Rahat yüzü göremezsin-
Hep onunla uğraşmak zorundasın….
Ancak bütün odunlar kül olu;
Sen de ocağın baca bağlantısını
Kapatabildiğin duruma gelince,
Rahata erersin-
Ateşini sönmeye bıraktığında…
Ateşin sönmeden rahat edemezsin:
Ettiğin- edebileceğin- zaman da
Ateşin, işte, sönmüstür, artık….
---
Ateşinden sonra , çabanın karşılığını, odandaki ısı olarak alırsın- geri geldiğinde, bakarsın, odan ılık…
---
Unutma ki, yaktığın ateşin tek bir kalori’si bile
Boşa gitmez: bir karşılık vardır- bulursun-
Hep, en küçük ateşin içinde bile-
Bu, her zaman  seni’ısıtacak’ bir şey olmasada…

Önemli olan ateşi bir kez yakıp söndürmen değil, hep yeniden yakmasını bilmendir.

Ateş yakan, ateşine ateşine bütünüyle egemen olmalıdır-
Yalnızca nasıl, ne zaman yakacagını değil;
Ne zaman ve niye yakacağına yada, yakamayacağına da…

Ateş yakan bütün yaptıklarının kendi kuruntusu
-yanılgısı-olduğunu kabullenmeyede hazır olmalıdır
-belki de yanılsamadır- yanılsamaydı-hepsi;belki, ateş,hiç, yanmamıştır
- yanmamıştı---

Yakın- Oruc Aruoba

Hiç yorum yok: