'' Doğu düşüncesinde;
sorumluluk sınırsızdır. İnsan başlangıçta sorumsuzluk benzeri bu sınırsız sorumluluğa ata saygısı yüzünden gönüllü olarak kendini adamıştır. ama, tarih içindebu aşk ve sevgi sönmüş, bu yüzden insan gittikçe bilincinde olmadığı bir çöküş ve yıkılış eğrisi çizer olmuştur.
Doğunun batı karşısında bu son yüzyıllarda yenilişi, bu sınırsız sorumluluk ya da artık sorumluluğun niteliğini, kesinliğini kaybedişi, fazla yaygınlık yüzünden etkisini yitirişi ile de açıklanabilir. direnme gücünü kırmıştır çünkü sorum saplantısı. Şimdi de, aynı doğu mizacı, bu kez muhtevayı batı'dan alarak yeniden biçimlenmek iddia ve davâsında...
Batı'da, temelde, insan sorum tanımaz. Kendini kendine karşı sorumlu sayar. Ama bu sorumluluktan anladığı tüm gücünü kullanıp başkaları üzerinde hegomanya kurmaktır. insanı, kendisi değil, başkaları, insan gücünü başka güçler sınırlar. Realitede, insanı snırlayan güçsüzlüğüdür Batı anlayışında. gücün varsa, İskender ol, sezar ol, herkes seni alkışlayacaktır. Ama bir an bile boş durmamasın, sırtına her an hançeri sapayacak Brütüsler hazırdır çünkü.
Doğu'nun ve batı'nın,her konuda olduğu gibi, sorumluluk konusunda da aşırı uçlara giden tutumlarına karşılık, kendine özgü uygarlığının hakikat özüyle yoğrulu islam, teoride, kişi ve topum sorumluluklarını açık ve seçik bir şekilde belirlemiş ve bu iki kesim arasında birbirini kırıcı değil, destekleyici ve verimlendirici sınırlamalandırmayı yapabilmiştir. kişinin ve toplumun güçlerinin yettiği yere kadar altrüist bir sorumluluk duygu ve ahlâkı vardır islâmda.
müslüman, ülkü adamı olarak kendini Allah'a karşı bütün dünya ve insanlıktan sorumlu kabul eder; bir ülkü adamı olarak elinden geleni yapar, fakat ondan ötesi için artık '' tevekkül'' eder, kadere razı olur. Onun kaderciliği ve tevekkülü bu anlamdadır.
Yeryüzünün varisi ve Allah'ın yeryüzündeki halifesi, yaratıkların en üstünü olma yazgısı, mümini, enerjik ve dinamik bir ruhla gücünün yettiği bir vazife sorumluluğunu omuzlamaya yöneltir. Ruhtaki ego taşlaşmasını eritmek, Tanrı rızasında fâni olmak, onu bu sorumlu dünyasında insanlığını bütünlemeye götürecektir. O kendini sadece bir hizmet eri olarak görecektir. Başarı ve ödül Allah'tandır ve otomatik olarak bir cevap gelir hizmetin sonunda. Onun baktığı hizmettir, ödülleniş değil. Takatı ölçüsünde sorumunu bütünlemektir amacı. ''
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder