Gece
yolculuğu-senai demirci
'' Işığa düşman
olunur mu, demeyin. Ben oldum. Kabul,ışığın altında tanıdım her şeyi. Şu sarı
çiçek,uçuşup duran, şu kırlangıç, annemin şefkatli yüzü gün ışığıyla doluştu gözbebeğime.
Sevdiğim her şeyi günışığı getirdi bana.
Ama ah, o
günışığı yok mu, meğer kaybettirmiş bana.Nelerin peşinden koşturmuş beni. Hiç
gelip geçiciliğine aldırmadan, dünyanın binbirtürlü güzelliğini getirip önüme
dizmiş sıra sıra. Nice sevgiliyi getirip hayalimin ucuna bitiştirmiş.
Neden sonra
akşam oldu ve uyandım. Meğer ödünçmüş renkler ve desenler. Şekiller güne borç
verilmiş. Güneş ağır ağır ufka kaydı, kendi köşesine çekilip, ışıktan
mızraklarımızı teker teker geri topladı yeryüzünden. Ödünç veridği renkleri
geri aldı denizden, gökten,çiçeğin yaprağından, kelebeğin kanadından,
gözbebeğimden.
Renkler
barıştı akşama doğru. Ölü renkli toprakla, kan kırmızı gün eşitlendi. Rengarenk
karanfille pörsümüş,kurumuş ayva yaprağı aynı safa durdu. Kara karga ile
tavuskuşu yan yana gördüm biraz ilerde.
Her şey kendi
rengini, kend şeklini,ayrıcalığına soyndu geceye doğru. Yavaş yavaş karanlığı
giyinmeye başladı.
Gece bir
elbise gece bir örtü.Gün boyu peşine düştüğüm her şeyin üzerine indi ağır ağır.
Ve ümitlerimi hırslarımı hayallerimi yüzgeri etti karanlığın eşiğinden.
Birazdan
insanlarda giyindi geceyi. Onlarda eşitlendi. Gündüzün bütün kalıpları, bütün
bağları, bütün şekilleri gecenin yumuşak elinde eridi, çözüldü dağıldı. Bütün
rütbeler söküldü, bütün makamlar yıkıldı gece. Ne ast kaldı ne üst. Genel
müdürler istifa etti, şefler emekli oldu.İşçi de patronda eşitlendi. Kral
çoban, zengin fakir,siyah beyaz, bütün insanlar aynı safa geldi. Nice
kaprisler, nice hırslar, nice nefretler tostoparlak iki gözkapağının ucuna
yuvarlandı; sonra birand eriyiverdi,uçtu silindi.
Gündüzleri
adaletsizxce paylaşıyor insanlar. Ama geceleri eşitçe paylaşılıyor. Keşke
günleride gece gibi yaşasa insanlar… Geceleri de gündüzler gibi yaşamak yerine.
Gözlerim
dünyanın çekim alanından kurtulmanın sevnciyleyorguna rgın yuvasına, gözkapatlarının
gerisine döndü. Derken gece yarına doğru, iç dünyamınkapısını araladım.
Rengarenk bir dünyaya uzandı gözlerim. Bir ressamdım rüyamda. Fırçamı istediğim
renge daldırıp, istediğim renkte , istedğim genişlikte ülkeler kurdum
yıktım.Kral bendim.
Meğer
gündüzden de aydınlıkmış gece.Günışığının gözünden kaçan nice gizli derdimi,
nice büyük derdimi, nice büyük sırrımı günışığına çıkardı.Düşüncelerimin
beşiğini salladı gece, ta sabaha kadar.
Bakmayın
geceye fakir diyenlere. Gece zengin, gece renk dolu. Gündüzün tek bir yıldızı
vardır.Ya gecenin? Binlerce…
Öyleki,
yıldızlara ışık olmuş gece. Bunu da sbaha dogru, tanyeriningölgesi yıldızların
üstüne düşünce anladım!
Ne çare döndü
dünya. döndü de, bütün insanları yine günışığının dizi dibine boşalttı tek tek.
Bir koşuturmacadır başladı. Hırslar ihtiraslar uyandı. Ktrallar taç giydi.
Müdürler tahtlarına oturdu. Herşey yeniden kuruldu günün öbür yakasında.
Keşke gündüzleri
de geceler gibi yaşasa insanlar. Gün ışığının suçu yokmuş meğer. Dürüstmüş gün
ışığı. İnsanlar neyse , o da öyle gösterirmiş.''
şöyle garip bencileyin-senai demirci
şöyle garip bencileyin-senai demirci
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder