27 Mart 2017 Pazartesi

Enam sûresi

En’âm Suresi | 1
Hamdolsun, gökleri ve yeri yaratan, karanlıkları ve aydınlığı var eden Allah’a. (Öyle iken) yine de küfre sapanlar (başkalarını) Rablerine denk tutuyorlar.

Enam suresinde kalmisiz. Ilk ayet
Karanliklari ve aydinliklari var eden Allahtan.... Rabbimizden istiyoruz insallah azim ve sureklilik... kendimizden degil goruyoruz o vermesse bize nasip olmuyor. Istemeyi de veren Rabbimizden istiyoruz. Isteyebilmeyi 2 hafta geciksekde gönlümüze düsüren Rabbe sükürler olsun.

En’âm Suresi | 2
O, sizi (önce) çamurdan yaratan, sonra (da) bir ecel tayin edendir. O’nun katında bir de ecel-i müsemmâ (kıyametle ilgili ecel) vardır. (Bu hakikatten) sonra, siz hâlâ (dirilmekten) şüphe ediyorsunuz ha!

Dirilmekten şüphe duyanınız var mi? Yada icine şüphe düsen...

Bi arkadasim vardi yazin burda ispanyol du. Ailesine demiski beni yere dik gömün. Sebebi de hadi gercekten dirilirsekte topragin altinda kalirsak o topragi yatarak nasil atacaksin üstünden dedi. O korku girmis içine. Bir gayri müslimin içindeki ölüm korkusu... ben çok sasirdim ve hic daha önce böyle bisi duymamistim. Insanlar korkulari ne gibi cözümler buluyorlar görüyorsunuz.

Ne kadar mesuduz ki müslümaniz korkularimiza cevap verip çözüm olan rehberimiz kitabimiz Kuranimiz var. Yeterki biz okuyalim.

En’âm Suresi | 3
Göklerde de yerde de hakiki İlâh (ve mâbûd) sadece Allah’tır. (O) gizlediğinizi de açığa vurduğunuzu da bilir. (Hayır ve şerden) kazandıklarınızı da bilir.

Bu gizlediginizi de aciga vurdugunuzu da ifadesi hep beni etkiler... insan sogan gibi kat kat... ki dahi kendisi bile anlayamiyor bazen hangi kati ona daha cok uyuyor. Ama Rabbim her katmaninizi taa icinizi de disinizi da biliyorum diyor. Böyle dusunünce neden direniyoruz teslim olmaya??

Bizi bu kadar bilen bi Yaratana teslim olmak neden zor? Bırakıversek ya kendimizi O na...

En’âm Suresi | 7
(Ey Resûlüm!) Sana kağıtta (yazılı) bir kitap gönderseydik de ona elleriyle dokunsalardı, yine inkâr edenler: “Şüphesiz bu apaçık bir sihirden başka bir şey değildir.” diyeceklerdi.

Bu ayeti ilk kez okuyorum sanki😅🙈😢

Böyle bi ibare gectigini bilmiyprdum. Somut delil istiyorlar ya. Aklima gelmisti yani kitap seklinde inmedi parca parca vahiyle indi kuran. Bakın Rabbimiz yine cevap vermis oysa... ben okumadigimdan cevap bulamamisim.

En’âm Suresi | 8
Ona: “(Bizim de görebileceğimiz) bir melek indirilseydi ya!” dediler. Eğer bir melek indirseydik, elbette (yine iman etmezler, fakat helak olmaları hususunda) iş bitmiş olur, artık onlara hiç göz açtırılmazdı.

En’âm Suresi | 11
De ki: “Yeryüzünde gezip dolaşın, sonra da (peygamberleri) yalanlayanların sonlarının nasıl olduğuna bakın.”

7 ve 8. Ayetteki somut delil arama ve insanlarin inanmamasini ben cok iyi anlayamiyordum yada biraz anliyordum ama hissedemiyordum.

Hz ömer filmini izlerseniz o duyguyuda hissediyorsunuz. Kendinizi yerine koyabiliyorsunuz. Biz dogdugumuzdan beri muslumaniz elhamdulillah bu bir lütuf. Ama dusunun musluman dogmadiniz ve degerleriniz duzeniniz statunuz var ve bi anda bambaska bir sey soyleniyor.

Vazgecmek öyle zordur ki dostlar...
Herseyi biralabilmek.
Hak yol icin birakabilmek.
Nefse öyle agir gelir ki.
Atalarinin dinini birakmamislar! Demek cok kolay suan bize. Ama aslinda öyle zor ki gercekten. Gordugune duyduguna inanamiyor insan. Hayir hayir sihirdir bisi vardir mutlaka nasil olur hayreti öyle zor ki.

Filmi izlerken kendinizi musriklerin yerinede koyarak izleyin. Tereddutlerini hissedin.

Ve tabiii... bu kadar zor kadar. Sahabelerden bazilarinin peygamber efendimize teslimiyeti o kadar harika bir sey ki o nasi bi inanctir teslimiyettir. Dusunun en enn en cok sevdiginiz anneniz akrabaniz dostunuz size böyle bir sey dese süphe duymaz mısınız?? Aklinizdan gecen gecebilsecek cumleleri bi farkedin. Kalbinizin tereddutlerni... ve ne kadar imaniniz var teslimiyetiniz var siz olsaniz hangi sahabe olurdunuz kaçıncı inanan olurdunuz sahi??

Kimisi duyarduymaz iman etmis ilk 10 musluman icinde olmaya müserref olmus kimisinin kabul etmesi aylari almis kimisinin yılları....
Ha deyince cümbür cemaat müslüman olunmamış.

Birde filmi izlerken dikkat edin. Mesela hz ömere... o da cok ugrasiyor ugrastiriliyor. Bi anda iman etmiyor hz ebubekir gibi.

Adim adim kabine düsüyor kuran sevgisi ahlaki.

Şer gözüken olaylar onun gönlüne tohumlar ekiyor oysa. Cok adaletli kisiligiyle bilinen hz ömerin Aklı dogru Kuran adaletli olan o desede gönlü hala çırpınıyor. Akl ve gönül birlesemiyor bir türlü bir süre...

11. Ayet de gecen inanmayanlarin halini görmek icin gezin dünyayi diyor ya... gercekten imkaniniz varsa gezin. Ama turist olarak eglenmek icin degil. Öncesinde arastirmalar okumalar yapin. Fark nedir neye bakcaksaniz neyi arastircak gözleriniz neyi arayacak bilin ki sonra gidince görün.

Inanan ve inanmayan insan arasindaki temel farklari görün ve bir kez daha ya Rabbim ne büyük lutuf musluman dogmusum diyin. Sarilin örf adet kuran ahlaki ne varsa sahip oldugunuz.

Gelecek nesillerin kaybetmesine kaybettirilmesine izin vermeyin siz gelecegin anneleri... nolur...

Aranızda mimarlık sehircilik sosyoloji psikoloji okuyanlarin okuyabilecegi yada bunlara ilgi duyanlarin okumalari gereken bi kitap önerecegim.

" Serkan Duman -Aslında Mimarlık "

En’âm Suresi | 13
Gece ve gündüzün içinde barınan (her) şey O’nundur. O, hakkıyla işiten, gerçek bilendir.

En’âm Suresi | 17
Eğer Allah, sana bir zarar dokundurursa, kendisinden başka onu giderecek hiçbir güç yoktur. Yine, sana bir hayır dokundurursa da (öyledir). Çünkü O, her şeye kâdirdir.

En’âm Suresi | 18
O, kullarının üstünde eşsiz kudret ve yetki sahibidir. O, mutlak hüküm ve hikmet sahibidir her şeyden hakkıyla haberdardır.

En’âm Suresi | 25
Onlardan seni, (Kur’an okurken kasıtlı) dinleyenler vardır. Buna karşı biz de, onlar an(layıp kötüye yorum)larlar diye kalplerinin üzerine perdeler, kulaklarının içine de ağırlık koyduk. Onlar, her türlü delili/mucizeyi görseler de yine ona inanmazlar. Hatta o küfre sapanlar/inkârcılar sana geldikleri zaman: “Bu (Kur’an), öncekilerin masallarından başka bir şey değildir.” diyerek seninle çekişirler. [krş. 2/7]

En’âm Suresi | 26
Onlar, hem (insanları) ondan (Kur’an’dan) uzaklaştırırlar, hem de kendileri ondan uzak dururlar. Böylece ancak kendilerini mahvederler de hâlâ düşünmezler!

En’âm Suresi | 27
Ateş karşısında durdurulunca onların: “Keşke biz (dünyaya) geri döndürülseydik, Rabbimizin âyetlerini yalanlamaz ve inananlardan olurduk.” dediklerini bir görsen!

En’âm Suresi | 30
Rablerinin huzurunda durdurulmuş iken onları bir görsen! (O zaman, Allah:) “Bu (âhiret hayatı) gerçek değil miymiş?” diyecek. Onlar da: “Evet, Rabbimiz hakkı için gerçektir.” diyecekler. O da: “Öyleyse, küfre sapmanız yüzünden tadın azabı!” buyurur.

En’âm Suresi | 31
Allah’a kavuş(up huzura çık)mayı yalan sayanlar, gerçekten ziyana uğradılar. Nihayet kendilerine kıyamet ansızın gelince, onlar kendi günahlarını sırtlarına yüklenerek (gelirler ve): “Orada (hayatta iken) işlediğimiz büyük kusurlardan dolayı yazıklar olsun bize!” derler. Dikkat edin, o yüklenip taşıdıkları şeyler ne kötüdür!

En’âm Suresi | 32
Dünya hayatı bir oyun ve oyalanmadan başka bir şey değildir. Âhiret yurdu ise takvâlı olanlar (Allah’ın emrine uygun yaşayanlar/aykırı davranmaktan sakınanlar) için elbet daha iyidir. Hâlâ düşünmeyecek misiniz?

En’âm Suresi | 34
Andolsun ki senden evvelki peygamberler de yalanlandı. Kendilerine yardımımız gelinceye kadar, eziyet edilmelerine ve yalanlanmalarına karşı sabrettiler. Allah’ın kelimelerini (yardım vaadini), değiştirebilecek hiç kimse yoktur. Andolsun ki gönderilen (o peygamber)lerin haber(ler)inden bir kısmı sana geldi.

En’âm Suresi | 36
Ancak (candan) dinleyenler senin davetini kabul eder; (kalpleri) ölülere gelince, onları Allah (âhirette) diriltir, sonra da (hesap için) ancak O’na döndürülürler.

En’âm Suresi | 38
Yerde hareket eden hiçbir hayvan ve (havada) kanatlarıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki (yaratılış ve yaşayışta) sizin gibi bir toplum teşkil etmesinler. Kitab’da biz, hiçbir şeyi eksik bırakmadık. Nihayet (onların hepsi), ancak Rablerinin huzuruna toplanacaklardır.

En’âm Suresi | 42
Şüphesiz senden önceki ümmetlere de peygamberler gönderdik (fakat dinlemeyip âsî oldular. Tevbe edip bize) yalvarsınlar diye onları ansızın (kıtlık ve hastalık gibi) darlık ve sıkıntıyla yakalayıp cezalandırdık.

En’âm Suresi | 43
Hiç olmazsa (sıkıntı ve felaket gibi) azabımız geldiği zaman yalvarsalardı. Fakat kalpleri katılaştı, şeytan da yapmakta oldukları (günahları)nı kendilerine hoş gösterdi.

En’âm Suresi | 59
Gaybın anahtarları da O’nun katındadır, onları O’ndan başkası bilmez. Karada ve denizde olan (her) şeyi O bilir. Bir yaprak düşmez ki (Allah) onu bilmesin. Ne yerin karanlıkları içindeki bir tane, ne yaş, ne kuru hiçbir şey yoktur ki apaçık bir Kitab’da (Levh-i mahfûz veya ilm-i İlâhî’de) olmasın.

1 yaprak dahi...
🙂

En’âm Suresi | 60
Geceleyin sizi öldür(ür gibi uyut)an, gündüzün ne kazandığınızı bilen, sonra belli bir ecel tamamlansın diye gündüzde sizi dirilt(ircesine uyandır)an O’dur. Sonra, dönüşünüz ancak O’nadır. Sonra (O, dünyada) yaptıklarınızı size haber verecektir (sizi hesaba çekecektir). [krş. 39/42 ve açıklaması]

En’âm Suresi | 64
De ki: “Ondan ve her türlü sıkıntıdan sizi Allah kurtarır. Sonra siz yine de (Allah’tan başkalarını önde tutarak) müşriklik edersiniz.”

En’âm Suresi | 63
(Resûlüm!) De ki: “‘Bizi bundan kurtarırsa, ancak şükredenlerden olacağız’ diye, gizli ve (açık) sızlanarak dua ederken, karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kurtaran kimdir?”

En’âm Suresi | 70
Dinlerini bir oyuncak, bir eğlence edinen, dünya hayatı kendilerini aldatan kimseleri (kendi hallerine) bırak. O (Kur’an) ile şunu hatırlat ki bir kimse kazandığı (günah)tan dolayı felâkete/helake düşmeye görsün; artık onun için Allah’tan başka ne bir dost ne de bir şefaatçi vardır. (Kurtulmak için) her türlü fidyeyi verse de, yine ondan alın(ıp kabul olun)maz. İşte onlar, kazandıkları (günahları) yüzünden helake atılan kimselerdir. Nankörlük etmelerinden/küfre sapmalarından dolayı onlara kaynar bir içecek ve acıklı bir azap vardır. [krş. 7/51] 😳

En’âm Suresi | 72
Bir de (emredildi ki): “Namazı dosdoğru kılın ve O’nun emirlerine uygun yaşayın. Huzuruna varıp toplanacağınız ancak O’dur.”

En’âm Suresi | 79
“Doğrusu ben, yüzümü Hanîf (Allah’ı birleyici) olarak, tamamen gökleri ve yeri yaratan (Allah’)a çevirdim. Ben (dinde Allah’tan başka otoriteler tanıyan) müşriklerden değilim.”

En’âm Suresi | 53
Böylece onlardan bir kısmını diğeriyle imtihan ettik ki bu sebeple onlar: “Allah, (biz dururken) aramızdan (bula bula) bunlara mı lütufta bulundu?” desinler. Allah “şükrünü yerine getiren” (ve kimin samimi olup lütfuna layık kimse)leri daha iyi bilmez olur mu?

En’âm Suresi | 63
(Resûlüm!) De ki: “‘Bizi bundan kurtarırsa, ancak şükredenlerden olacağız’ diye, gizli ve (açık) sızlanarak dua ederken, karanın ve denizin karanlıklarından (tehlikelerinden) sizi kurtaran kimdir?”

En’âm Suresi | 64
De ki: “Ondan ve her türlü sıkıntıdan sizi Allah kurtarır. Sonra siz yine de (Allah’tan başkalarını önde tutarak) müşriklik edersiniz.”

En’âm Suresi | 65
De ki: “O (Allah) size üstünüzden veya ayaklarınızın altından (çeşitli afetlerle) bir azap göndermeye veya (karşı) gruplar halinde sizi birbirinize katıp kiminize kiminizin hıncını tattırmaya gücü yetendir.” Bak, âyetleri iyice anlasınlar diye nasıl türlü türlü açıklıyoruz.

En’âm Suresi | 68
Âyetlerimiz hakkında (biçimsiz ve alaylı sözlerle) münasebetsizliğe dalanları gördüğün zaman, onlar başka bir konuya geçinceye kadar onlardan yüz çevir (tavır göster, karşı savunmanı yap veya müslüman olmanın gereği olarak orada durma). Eğer şeytan, sana (bunu) unutturursa, hatırladıktan sonra (hemen kalk) artık o zalimler topluluğu ile oturma! [krş. 4/140]

En’âm Suresi | 107
Eğer Allah dileseydi (yani iradelerinde serbest bırakmasaydı) müşrik olmazlardı. Seni onların üzerine bir gözcü de yapmadık, sen onların üzerine (koruyucu) bir vekil de değilsin.

En’âm Suresi | 116
Eğer yeryüzündeki (insan)ların çoğuna (çoğunluğun İslâm’a uymayan rey ve kararına) uyarsan, seni Allah’ın yolundan saptırırlar. Onlar zandan başkasına uymazlar ve (bundan dolayı da) onlar, ancak yalan yanlış söylerler.

Insanlqrin coguna uyarsan... seni Saptirirlar
Dior ayet ama bizde niyeyse " Ama herkes yapiyor" diye bi mazeret var

Herkes yapiyorsa tüylerin diken diken olmali ayet yankilanmali kulaklarinda

Için ürpermeli. Napiyorum.ben diye basindan kaynar sular dokulmeli
Ic sesiniz dogru olur mu ki yapsammi ki nasil olurki dedikten sonra amaaan herkes yapiyor dedigi an... tüyleriniz ürpersinnn Dur!! Deyin kendinize
Dur!!

En’âm Suresi | 117
Şüphesiz Rabbin, evet O, kendi yolundan sapanı pek iyi bildiği gibi, doğru yolda olanları da çok iyi bilir.

En’âm Suresi | 118
O halde O’nun âyetlerine inanıyorsanız, üzerine Allah’ın ismi anılan (besmele ile kesilen hayvan)ların etinden yiyin.

En’âm Suresi | 119
Size ne oluyor da, üzerine Allah adı anılan (helal) şeylerden yemiyorsunuz? Halbuki, çaresiz kalıp (yemeye) muhtaç olduğunuz şeylerin dışında, (Allah) size haram kıldığı şeyleri ayrı ayrı açıklamıştır. Muhakkak ki (insanlardan) çoğu, bilgisizce kendi arzu (ve heves)leriyle, (kendi saptığı gibi halkı da) saptırırlar. Hiç şüphesiz Rabbin, haddi aşanları çok iyi bilmektedir.

Vejeteryanlar i sayabilir miyiz acaba bu ayete? Bilmioyorum sormak lazim.

121:
(Kesilirken) üzerine Allah’ın ismi (kasten) anılmayan (Besmele çekilmeyen) şeylerden yemeyin. Çünkü o(nu yemek) kesinlikle (Allah’a) itaatsizliktir. Hakikaten şeytanlar sizinle mücadele etmeleri için kendi dostlarına fısıldar (telkinde bulunur)lar. Eğer onlara (gönüllü) itaat ederseniz, elbette siz de (Allah’a) ortak koşanlardan olursunuz.


Hiç yorum yok: