24 Aralık 2016 Cumartesi

Yunus sûresi-1

Yunus Suresi | 3
Şüphe yok ki Rabbiniz, gökleri ve yeri altı günde (altı devrede) yaratan ve Arş’ı hükmü altına alan, (her) işi düzenli olarak idare eden Allah’tır. O’nun izni olmadan hiçbir şefaatçi (şefaatte) bulunamaz. İşte sizin Rabbiniz olan Allah budur. O halde (gereği gibi) O’na kulluk edin. Hâlâ düşünüp ibret almaz mısınız?

***
Yunus Suresi | 5
Güneşi bir ışık, ayı da (aydınlık) bir nur yapan; yılların sayısını ve hesabını bilmeniz için aya menziller düzenleyip koyan O’dur. Allah bunları (tesadüfen değil) ancak gerçek (bir ölçü) ile (faydası için) yaratmıştır. O, bilen bir kavim için âyetlerini geniş geniş açıklar. [krş. 36/38-39]

***
Yunus Suresi | 6
Gece ile gündüzün (uzayıp kısalarak) birbiri ardınca gelmesinde, Allah’ın göklerde ve yerde yarattığı şeylerde, (düşünen ve) Allah’a saygı duyup, emrine uygun yaşamak isteyen bir toplum için elbet (O’nun birliğine ve kudretine dair) nice âyetler (ibretler) vardır. [krş. 3/190]

***
Yunus Suresi | 7-8
(Âhirette) bize kavuşmayı ummayan, (sadece) dünya hayatından hoşlanıp (gönlü) onunla yatışıp rahatlayan ve bir de âyetlerimizden gafil olanlar var ya! İşte, onların kazandıkları (günahları)ndan dolayı, varacakları yer ateştir.

***
Yunus Suresi | 9
İman edip, sâlih (yararlı) amel işleyenlere gelince: Rableri, imanları sebebiyle onları, alt tarafından ırmaklar akan nimet dolu cennetlerine eriştirir.

***
Yunus Suresi | 10
Onların oradaki duaları: “Sübhânekellâhümme” (Allah’ım! Seni anar ve seni her türlü noksanlıktan tenzih ederiz) demeleridir. Orada (birbirine iyilik) temennileri: “Selâm” ve dualarının sonu da: “Elhamdülillâhi Rabbi’lâlemîn” (Âlemlerin Rabbi olan Allah’a hamdolsun) demeleridir. [krş. 13/23-24; 33/44; 36/58; 56/25-26]

***
Yunus Suresi | 11
Şâyet Allah insanların hayrı çabukça istedikleri gibi, şerri de (istediklerinde) acele verseydi, elbette onların ecelleri(nin gelmesi)ne hükmedilirdi. Ama, bize kavuşmayı ummayanları biz azgınlıkları/isyanları içinde şaşkın şaşkın bocalar halde bırakırız. [bk. 2/15; 8/32]

Isra 11 de de insan hayri ister gibi serri ister diordu
Yunus suresi 11 dede ona vurgu yapmis cok ilginc

***
İsrâ Suresi | 11
İnsan, hayrı istediği kadar (bazen) şerri de ister. İnsan çok acelecidir. [bk. 21/37]

***
Yunus Suresi | 12
İnsana bir sıkıntı dokunduğu zaman, gerek yan yatarken gerek otururken gerek ayakta iken (her halinde) bize yalvarır. Fakat kendisinden sıkıntısını açıp kaldırıverince, sanki kendisine dokunan o sıkıntı için bize dua etmemiş gibi (şükür ve itaati bırakıp) gider (yine günahlara dalar). İşte ölçüsüz davranan (ve haddi aşan)lara yapmakta oldukları şeyler, böyle süslü (cazip) gelmiştir. [krş. 11/10-11; 41/50-51]

***
Yunus Suresi | 15
Âyetlerimiz onlara, apaçık deliller halinde okunduğu zaman, (âhirette) bize kavuşmayı ummayanlar (Peygamber’e): “Ya (bize) bundan başka bir Kur’an getir veya bunu(n hoşumuza gitmeyen yerlerini) değiştir.” dediler. De ki: “Kendiliğimden onu değiştirmem (asla mümkün) olmaz. Ben sadece bana vahyedilene uyar (onu bildirir)im. Eğer Rabbime karşı gelirsem, şüphesiz o büyük günün azabından korkarım.”

***
Yunus Suresi | 16
(Resûlüm!) De ki: “Allah dileseydi (Kur’an’ı bana indirmez, ben de) onu size okumazdım ve (Allah) onu size bildirmezdi. (Bilin ki) ben, bundan önce aranızda (okuma yazma bilmeden) bir ömür sürdüm. (Böyle bir şey yapamayacağımı) hiç düşünmüyor musunuz?”

***
Yunus Suresi | 19
İnsanlar ancak (tevhid dinine bağlı) bir tek ümmet idi. Sonra (şirke, küfre ve batıl yollara sapıp) ayrılığa düştüler. Eğer (hesabın kıyamette görüleceğine dair) Rabbinden bir söz geçmemiş olsaydı, üzerinde ayrılığa düştükleri şeylerde, aralarında elbette hüküm verilir (azaba uğratılıp işleri bitirilir)di.

***
Yunus Suresi | 20
(Müşrikler:) “O’na, Rabbinden bir mucize indirilmeli değil miydi?” dediler. De ki: “Gayb(e ait işler), Allah’a mahsustur; bekleyin. Ben de sizinle beraber (sizin için gelecek bir mucize veya azabı) bekleyenlerdenim.” [bk. 6/4-10; 8/32]

***
Yunus Suresi | 21
Kendilerine dokunan bir sıkıntıdan sonra insanlara, bir rahmet/iyilik tattıracak olsak (bir de bakarsın ki) âyetlerimiz (ve din) hakkında yine gizli bir plan kurmuşlar. De ki: “Allah’ın hilenize karşılık vermesi daha çabuktur.” Elçilerimiz (melekler) kurduğunuz hile (ve düzen)leri şüphesiz yazmaktadırlar.

***
Yunus Suresi | 24
Dünya hayatının misali gökten indirdiğimiz suyunki gibidir ki, insanların ve hayvanların yediği yeryüzü bitkileri onunla karış(ıp yetiş)ir. Nihayet yeryüzü (bitkilerle) ziynetini takınıp süslendiği, sahiplerinin de (o mahsulü biçmek ve toplamak için) ona muktedir olduklarını zannettikleri bir sırada, geceleyin veya gündüzün o yere emrimiz/hükmümüz (afet) geliverir de, sanki dün (bitkilerle hiç) zengin olmamış gibi orayı (kökünden) biçilmiş hâle getiririz. İşte biz, düşünen bir toplum(un ibret alması ve aldanmaması) için âyetleri geniş geniş açıklıyoruz. [krş. 10/24; 18/45; 39/21; 57/20]

***
Yunus Suresi | 30
İşte orada herkes, önceden (dünyada) yapmış olduğunun imtihanını verecektir. (Artık) hepsi gerçek Mevlâları olan Allah’a döndürülürler, uydurdukları (putlar, putlaşanlar) da kendilerinden kaybolup gider. [bk. 17/13-14]

***
Yunus Suresi | 31
(Resûlüm! Onlara) de ki: “Size gökten ve yerden kim rızık veriyor? Kulak ve gözler(i yaratmay)a kimin gücü yeter? Ölüden diriyi, diriden ölüyü kim çıkarıyor? İşleri kim (belirli bir) düzen içinde yönetiyor?” Duraksamadan hemen: “Allah” diyecekler. O halde hâlâ (emrine âsî olmaktan) sakınmaz mısınız? [bk. 9/31 ve açıklaması; krş. 3/189]

***
Yunus Suresi | 40
İçlerinde ona (Kur’an’a) inananlar da var, inanmayanlar da var. Rabbin (o Kur’an’a karşı) bozgunculuk yapanları çok iyi bilendir.

***
Yunus Suresi | 41
(Resûlüm!) Şâyet hâlâ seni yalanlarlar (getirdiklerini kabullenmezler) ise de ki: “Benim işim bana, sizin işiniz de size aittir. Siz benim yaptığımdan uzaksınız, ben de sizin yaptıklarınızdan uzağım.” [bk. 109/1-6]

***
Yunus Suresi | 42
İçlerinden sen(in okuduğun)a kulak verenler de vardır. Fakat sağır(laşmış)lara sen mi işittireceksin? Akıllarını kullanıp anla(mak iste)miyorlarsa!

Âh...
Sagir kulaklara sen mi isittireceksin??

Isitenlerin olmasi icinde dua etmek gerekiyor demekki...

Kendinden bilmeden Rabden rica etmek idrakleri acmasi icin... isittirmek icin...

***
Yunus Suresi | 43
İçlerinden sana (ve mucizelerine) bakanlar da var. Fakat (hakikati) göremiyorlarsa, körlere doğru yolu sen nasıl göstereceksin?

***
Yunus Suresi | 44
Şüphesiz ki Allah, insanlara (gücünün üstünde bir şey yükleyerek onlara) hiçbir şekilde zulmetmez. Fakat insanlar (Allah’tan uzaklaşıp nefislerine uyarak kendi) kendilerine zulmederler. [krş. 4/79]

***
Yunus Suresi | 47
Her ümmetin bir peygamberi vardır. Peygamberleri geldiği zaman, aralarında adaletle hükmedilir ve onlar haksızlığa uğratılmazlar. [bk. 39/69]

***
Yunus Suresi | 48
(Onlar:) “Eğer dediğiniz doğru ise bu vaad(edilen azap) ne zaman?” derler.

***
Yunus Suresi | 49
(Resûlüm!) De ki: “Allah’ın dilemesi dışında, ben kendi kendime (bile) ne bir zarar ne bir fayda (verme gücüne) sahibim.” Her ümmet için bir ecel vardır. Ecelleri geldiği zaman, artık bir an geri de kalamazlar, ileri de geçemezler. [bk. 63/11]

***
Yunus Suresi | 55
Haberiniz olsun ki göklerde ve yerdeki şeyler(in hepsi) şüphesiz Allah’ındır. Yine iyi bilin ki Allah’ın vaadi gerçektir, fakat onların çoğu (bunu) bilmezler.

***
Yunus Suresi | 61
Sen her ne halde bulunsan, Kur’ an’dan her ne okusan ve siz her ne iş yapsanız ona daldığınız an, (bilin ki) biz sizi görüyoruz. Ne yerde ne de gökte zerre ağırlığınca bir şey Rabbin(in bilgisin)den gizli değildir. Ne bundan daha küçük ne de daha büyük, hiçbir şey yoktur ki apaçık bir kitapta (Levh-i Mahfûz’da yazılı) olmasın. [bk. 6/59; 11/6]

***
Yunus Suresi | 65
(Resûlüm!) O (inanmaya)nların sözü (ve övünmeleri) seni üzmesin. Çünkü bütün üstünlük Allah’ındır. O (her şeyi) hakkıyla işitendir, bilendir.


Hiç yorum yok: