7 Eylül 2015 Pazartesi

Yorgunluk Toplumu ve Tükenmişlik

21. yüzyıl topluna verilen isim. 

'disiplin toplumundaki hastaneler, tımarhaneler, hapishaneler, kışlalar, fabrikalar ın yerini fitness salonları, bürolar, gökdelenler, bankalar, havaalanları, alışveriş merkezleri, gen laboratuvarları almıştır. ' 

'itatkar özne performans öznesine dönüşmüştür. ' 

'sınırlamaları kaldırmış ve kip olarak -ebilmek kipini almıştır. (bkz: yes, we can) ' 

(bkz: proje), 
(bkz: girişim), 
(bkz: motivasyon) dönemin kavramları. 

bu toplum; depresifleri ve mağlupları doğurur. 

performans öznesi öyle hızlı ve üretkendir ki artık, 
ilginç bir şekilde bu yapılabilirliliğin hızı, disiplin toplumundaki gerekliliği, zorunluluğu; ortadan kaldırmak yerine zorunluluğun randımanını artırır. ve süreklilik arz eder. 

alain ehrenberg e göre depresyonun kariyeri işte bu noktadan itibaren başlıyor: '' depresyonun kariyeri, toplumsal sınıflar üzerinde otoriter ve yasaklayıcı bir hakimiyet kurup her iki cinsiyete de oynamaları gereken rolü tayin eden davranış kontrolü kisvesindeki terbiye modelinin yerini, herkesi şahsi teşebbüse davet edip kişinin kendisi olmasını mecbur kılan yeni normun almasıyla başladı... depresif kişi miktar dolayısıyla harap olmamıştır. takatinin kesilmesinin sebebi kendi olmak mecburiyeti dolayısıyla gösterdiği çabadır. '' 

depresif kişi, yalnızca ve yalnızca kendini ait kılabilmek için, toplumsal buyruğu yerine getirmelidir

'' depresyon , geç-modern insanın kendi olmak hususundaki başarısızlığının patolojik dışa vurumudur.'' 

(bkz: yorgunluk toplumu
(bkz: byung chul han* 

bu minvalde, 

hâlâ modern toplumun özgür olduğunu iddia edebilir miyiz? 

ali şeriatinin yanlış hatırlamıyorsam biz ve ikbal kitabında bir hitabı vardı. özgürlük verilmez alınır diyordu kısaca ve hapishaneden salınan özgür olduğunu sanan bir mahkumun kaçarken vurulduğu örneğini göstererek bizi ne için neden özgür bıraktılar bunu sormak gerekir diyordu. hatırlamamızı arz ederim. 

Hiç yorum yok: