20 Kasım 2016 Pazar

Köz yürekle & mağma

"Ne zaman özlediysem köz yuttu yüreğim" diyor A.C.Z

O közlü yürek, yerin altındaki mağmalarla birleşiyor bende. Bir olup içten içe yakıyorlar...

Evvelden mağmamız vardı, yürekte közüde nasip eyledi Yaratan.

Kaldırabileceksin diyorsa Rab kaldırır insan.

O ki kimseye kaldıramadığnı yüklemez.

Yüklemez değil mi?

Foto: Stowe Gardens /UK


Isra suresi

İsrâ Suresi | 9
Gerçekten bu Kur’an, (insanlara) en doğru olan yolu gösterir, sâlih ameller işleyen mü’minlere de kendileri için büyük bir mükâfat olduğunu müjdeler.

İsrâ Suresi | 10
(Bu Kur’an) âhirete inanmayanlara da, kendileri için acıklı bir azap hazırladığımızı bildirir.

İsrâ Suresi | 11
İnsan, hayrı istediği kadar (bazen) şerri de ister. İnsan çok acelecidir. [bk. 21/37]

İsrâ Suresi | 13
Her insanın amel/hayat defterini boynuna astık (onu sevap günah, ne ile doldurursa doldursun). Kıyamet günü herkese onu, (önünde) açılmış olarak bulacağı bir kitap halinde çıkarırız. [bk. 52/16; 75/12-14; 99/7-8]

İsrâ Suresi | 18
Kim (haram helal ayırmaksızın sadece) şu çabucak geçen (keyif verecek dünyalık şeyler)i isterse, dilediğimiz kimseye istediğimiz kadarıyla onu hemen veririz. Sonra ona cehennemi hazırlarız. Oraya kınanmış ve (rahmetimizden) kovulmuş olarak atılır. [bk. 11/15; 42/20]

İsrâ Suresi | 19
Kim de inanarak âhireti(nin güzel olmasını) ister ve ona (lâyık) bir gayret ile çalışırsa, onların da çalışmaları takdir görür (karşılığı verilir).

İsrâ Suresi | 20
Her birine; gerek (dünyayı isteyen) onlara, gerek (âhireti isteyen) bunlara Rabbinin ihsanından veririz, Rabbinin (dünyadaki) ihsanı (hiç kimseden) esirgenmiş değildir.

İsrâ Suresi | 21
Bak, biz onların kimini kimine (rızıkta ve bazı hususlarda) nasıl üstün kıldık. Elbette âhiret, ‘erişilecek dereceler’ bakımından daha büyük, (kazanılacak) faziletler bakımından da (elbette) daha üstündür.

İsrâ Suresi | 23
Rabbin, kendisinden başkasına kulluk etmemenizi ve anaya babaya ihsanı (iyiliği ve güzel davranmayı) emretti. Eğer onlardan biri veya her ikisi senin yanında ihtiyarlığa erişirlerse, onlara “öf” (bile) deme! Onları azarlama ve onlara çok nazik (ve tatlı) söz söyle. [krş. 9/113; 31/14]

İsrâ Suresi | 24
Onlara merhametten dolayı alçak gönüllülük kanadını indir ve: “Ey Rabbim! (Bunlar) küçükken beni (acıyıp) yetiştirdikleri gibi (sen de şimdi) onlara acı (ve esirge).” de.

İsrâ Suresi | 26
Akrabaya, yoksula, yolda kalmışa (iyilik ve yardımla) hakkını ver, (malını lüzumsuz yere) saçıp savurma!

İsrâ Suresi | 27
Çünkü (malı) saçıp savuranlar, şeytanın kardeşleri olmuşlardır. Şeytan ise Rabbine karşı çok...

İsrâ Suresi | 28
Eğer (fakirlere verecek bir şeyin bulunmadığı için) Rabbinden umduğun bir rahmeti (bir rızkı) beklediğin sırada onlardan yüz çevirmek zorunda kalırsan, bari onlara yumuşak söz söyle (de öyle gönder).

Dikkat edilmesi gereken husus daha once farketmemistim bu ayeti. Dilenenler arttigi icin bazen insan bunalip yüz bukebiliyor ters bisi soyleyebilior. Ama ayette ceviriyorsand ayumusak ol dior. Hassas bi nokta.

İsrâ Suresi | 29
Elini boynuna bağlama (cimrilik yapma), onu büsbütün de açma (israfçı olma). Sonra kınanmış, pişman olmuş bir halde oturup kalırsın.

İsrâ Suresi | 30
Hiç şüphesiz, Rabbin dilediğine rızkı genişletir ve (dilediğine de) daraltır. Çünkü O, kullarından haberi olan, hakkıyla görendir.

İsrâ Suresi | 36
Hakkında bilgin olmayan şeyin ardına düşme! Çünkü kulak, göz ve gönül; bunların hepsi ondan (o ardına düştüğün şeyden) sorumludur. [bk. 49/12]

Bu ayeti bi yerde sohbette dinlemistim. Insanlara kimmis nerden geliormus napiyormus ne yapmis nasil yapmış
Çok fazla soru soruluyor
Karsi taraf soylemek istemediginde yada o anlatmiyorsa sorma pesine dusme..
Hakkinda bilgin olmayan seyin ardina dusmek... merakimizi kontrol altina almamiz gerekiyor. Dedikodu da burdan cogaliyor.

İsrâ Suresi | 37
Yeryüzünde böbürlenerek yürüme! Çünkü sen ne yeri yarabilirsin (ne de) boyca dağlara erişebilirsin.

İsrâ Suresi | 44
Yedi (kat) gök, yer ve onların içindekiler O’nu tesbih eder. O’na, hamd ile tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Fakat (siz) onların tesbihlerini anlayamazsınız. Doğrusu O, Halîm’dir (cezaya acele etmez ve) çok bağışlayıcıdır. [bk. 22/18]

İsrâ Suresi | 45
Kur’an okuduğun zaman, seninle âhirete inanmayanların arasına gizli bir perde çekeriz.

İsrâ Suresi | 53
(Mü’min) kullarıma söyle: “En güzel olan (söz)ü söylesinler.” Çünkü şeytan aralarına fesat (ve kavga) sokar. Şeytan şüphesiz, insana apaçık bir düşmandır.

İsrâ Suresi | 54
(Onlara söyleyeceğiniz en güzel kelime şudur:) “Rabbiniz sizi daha iyi bilir. Dilerse size merhamet eder, dilerse azap eder.” (Resûlüm!) Biz seni onların üzerine (zorlayıcı) bir vekil olarak göndermedik.

İsrâ Suresi | 58
Hiçbir ülke yoktur ki kıyamet gününden önce orayı yok etmeyelim, yahut (günahkâr, inkârcı gidişinden dolayı) şiddetli bir azap ile cezalandırmayalım. Bu(nların hepsi), Kitab’da (Levh-i Mahfûz’da) yazılıdır. [krş. 11/100-101; 65/8-9]

İsrâ Suresi | 60
Hani sana: “Şüphesiz Rabbin, insanları (ilmiyle, kudretiyle) kuşatmıştır.” demiştik. (Geceleyin) sana gösterdiğimiz (Mirâç’taki) temâşâyı ve Kur’an’da lanetlenmiş olan (cehennemdeki zakkum isimli) ağacı, ancak insanlara bir imtihan olarak meydana getirdik. Biz onları (bu ağaçla) korkutuyoruz. Fakat bu, onların (inatlarından dolayı) daha da azgınlıklarını artırıyor.

Bu inat olayida ilginc... gordumki gercekten insanlarin bir kismi yanlis yaptigini kabullenmek yerine inkar ve inatla yanlista israr edior. Rabbin tovbeyi sevdigini biliyoruz insan kula yanlis yaptigini soyleyemior itiraf edemiorsa bile Rabbe dua ederken durust olmali ki zaten Rab herseyi bilior orda mesele imtihan olmak senin imtihanin haline gelmesi bakalim nasil ifade edecek nasil ozur dileyecek ne diyecek ne anlayacak napacak.... isyan edecekmi...

İsrâ Suresi | 66
Rabbiniz, bol nimetinden (rızık) aramanız için, denizde gemileri yürütendir. Şüphesiz O, size karşı çok merhametlidir.

Gemiler ilkkez ne zaman insa edildi bilen varmi? Yada tekne ne zaman bulundu?

İsrâ Suresi | 78
Güneşin (tepe noktasına gelip) kaymasından, gecenin kararmasına kadar (öğle, ikindi, akşam, yatsı vakitlerinde) namaz kıl; sabah namazını da (öylece kıl). Çünkü sabah namazı (için, o vakitte birleşen gece ve gündüz melekleri tarafından) şâhitlik edilir. [Beş vakit namaz için ayrıca bk. 11/114; 30/17-18]

İsrâ Suresi | 79
Gecenin bir kısmında (uyan,) sana mahsus bir ilave olarak gece namazı (teheccüd) kıl. Rabbinin (böylece) seni övülmüş bir makama gönder(ip orada oturt)ması muhakkaktır.

İsrâ Suresi | 80
De ki: “Yâ Rabbi! (Hicretle gireceğim yere) beni doğruluk (ve hoşnutluk) üzere dahil et. (Çıkacağım yerden de) beni doğruluk (ve hoşnutluk) çıkışıyla çıkar. Bana tarafından yardım edici bir kuvvet (iktidar) ver.”
Bu harika dua😍😊

İsrâ Suresi | 81
De ki: “Hak geldi, batıl yok oldu.” Çünkü batıl, daima yok olmaya mahkumdur. [bk. 34/49]

İsrâ Suresi | 83
İnsana nimet verdiğimiz zaman o, (buna rağmen şükür ve taatten) yüz çevirir ve ‘büyüklük taslayıp uzaklaşır’. Ona bir zarar dokununca da pek ümitsiz olur. [krş.10/12; 11/10-11; 41/50-51]
İsrâ Suresi | 84
De ki: “Herkes kendi yapısına (ve huyuna) göre hareket eder. Rabbiniz de kimin en doğru yolda olduğunu daha iyi bilir.”
Oyy bu ayet😊😍👍
Imtihanlar ve kulluklar ameller... cesit cesit
Insan parmak izi kadar biriciktir
Her insanin imtihani cabasi kullugu ve kiyameti farklidir
Kendi yolunuzda siz nerdesiniz??? Bu soruyu hergun yatmadan yada sabah kendimize sormalı...

İsrâ Suresi | 86
Andolsun ki biz dilersek, sana vahyettiğimizi giderir (senin hâfızandan siler)iz. Sonra bize karşı, bu hususta kendine bir vekil (yardımcı) da bulamazsın.

(Devam edilecek...)


13 Kasım 2016 Pazar

Stress

 youtuber -barış özcan- stress 

videoda kabullen diyor... Savaşma kabullen...
Ama bu o kadarda kolay bir şey degil.. biraz idrak ve güçlü bir iman istiyor.

daha bikaç sene önce farkettim ve hâlâ bahsedecegim idrak icin kendimi egitmeye çabalıyorum. evet insan egitilebiliyor ve idrakını degistirdiginde gelisiyor degisiyor elhamdulilah.

biz büyürken insanlar herşey güzel olacak harika olacak iyi olacak türküsüyle bizleri uyutmakta ve bizde hep iyi birseyler olacak duygusunu bulmayi ve mutlu olmayı beklemekteyiz. hepsi safsata ve stresi artirmaktan ve mutlulugu ertelemekten mutluluk icin o guzel gunler icin beklemekten baska bir ise yaramiyor.

ancak Kuran da hiçbir zaman bu dünyada iyi birseyler olacak demiyor. Mallarınızla çocuklarinizla sevdiklerinizle deger verdiklerinizle imtihan olacaksınız diyor. ve her an sabr ı tabsiye ediyor. Salih amel isleyenler ve Kuran sag eline verilenler yani cennete gidenler icin sadece hicbir sıkıntinin dokunmayacagi bir ahiret hayati ve cennet huzur tasvir ediliyor vaad ediliyor. Ancak dünyada öyle bir vaad verilmemis ama insanoglu sürekli onu beklemekte?? Bu bilgilerin idrakına varip kabullenince...

Ne yasarsam yasayayim imtihan icin ve gecici önemli degili hissediyorsunuz... önce bitmeyecegini ve surekli bu tür seylerin olacagini ve bununla burada yasamak zorunda oldugumuzu kabullenmemiz gerekiyor. çünkü burası dünya ve imtihan yeri...

Ancak bu idrak ve teslimiyet duygusu Ile kalp o videoda dinlenme durma bisi yapmama ve derin bir nefes alma haline gecebiliyor. zaman duruyor herseyin yaratanın elinde oldugu bizlerin acziyeti yeniden idrak ediliyor ve herseyi kucaklamamiz ve yaparim ben herseyi hadsizliginden cok... elimden geldigi kadar yavas yavas yapayim duygusu yerini aliyor... acziyeti idrakta bir bilgidir ve idraktır. ve bu o durgunluk haline geçmekte yardımcı oluyor.

Sonucta olmaz denilen seyler bir anda olabiliyor. yada senelerce cabaladigin bir sey olmayacaksa olmuyor. bazi seyler elimizde degilse neden kendimizi bu kadar hırpalıyoruz... Nasipte varsa olacaktırı anliyorsun bu vesileyle. Lakin bilinçalti kandirilmiyor bunu diyebilmek için gercekten elinden geleni yaptiktan sonrasini Yaraticiya birakmakla rahatliyor sadece. Bn hicbirsey yapmayim ama o yapacaktir da sucluluk duygusu ve haketmedigini dusunme duygusu omuzlara yük oluyor. O yuzden yapabilecegimiz tek sey elimizden geldigi kadari... ve sonrasi tevekkül... tevekkül seviyesi ne kadar kuvvetliyse o kadar mutlu oluyor tatmin oluyor insan hayattan. hz ibrahimin atese atilirkenki hali gibi atese gülümseyip bekleyebiliyor. evet atesi yok etmiyor ama atese gulumsetiyor! 😊


10 Kasım 2016 Perşembe

Uzak...

Uzak nedir?
Kendinin bile ücrasında yaşayan benim için
gidecek yer ne kadar uzak olabilir? ...
kimin ülkesinden geçsem
şakaklarımda dövmeler beni ele verecek
cesur ve onurlu diyecekler
halbuki suskun ve kederliyim ...
mataramdaki suya tuz ekledim, azığım yok
uzun yola çıkmaya hüküm giydim.
-Ismet özel-

Foto: stowe house and gardens/ ingiltere
Taken by me.


5 Kasım 2016 Cumartesi

Kasas suresi

Kasas Suresi | 20
O sırada şehrin öbür ucundan koşarak bir adam geldi: “Ey Musa! İleri gelenler seni öldürmek için aralarında görüşüyorlar. Hemen çık (git buradan). Hakikaten ben, sana öğüt veren (senin iyiliğini isteyen)lerdenim.” dedi. [krş. 40/28]

Kasas Suresi | 21
Bunun üzerine (Musa) korkarak (ve etrafı) gözetleyerek oradan çıktı: “Ey Rabbim! Beni zalimler güruhun(un elin)den kurtar.” dedi.

Kasas Suresi | 23
Nihayet Medyen suyuna varınca, o (kuyu)nun başında (hayvanlarını) sulayan bir grup insan buldu. Onlardan başka, (bir de koyunlarının suya yaklaşmasını) engelleyen iki kadın gördü. (Onlara:) “(Bu) haliniz ne?” dedi. (Onlar da:) “Çobanlar (hayvanlarına) su içirip götürünceye kadar biz (içlerine sokulup da hayvanlarımızı) sulayamayız. Babamız da çok ihtiyardır (bu yüzden iş bize kalıyor).” dediler.

Kasas Suresi | 22
(Musa) Medyen tarafına yönelince: “Umarım ki Rabbim bana doğru (düzgün) yolu gösterir (de giderim).” dedi.

Kasas Suresi | 25
Derken o iki (kız)dan biri utana utana yürüyerek ona geldi: “Bizim için (koyunları) sulamanın ücretini vermek için babam seni çağırıyor” dedi. Bunun üzerine (Musa), onun (babasının) yanına gelip (başından geçen) hikayeyi anlatınca, o: “Korkma, o zalimler topluluğundan kurtuldun.” dedi.

Kasas Suresi | 26
O (kız)lardan biri: “Babacığım! Onu ücretli (çoban) tut. Çünkü ücretle tuttuklarının en hayırlısı, (bu) güçlü ve güvenilir olan (adam)dır.” dedi.

Kasas Suresi | 24
Bunun üzerine (Musa) onlarınkini sulayıverdi. Sonra gölgeye dönüp çekildi: “Ey Rabbim! Doğrusu bana indirdiğin (lütfundan indireceğin) her türlü hayra muhtacım.” dedi.

Kasas Suresi | 27
(Kızların babası Şuayb, Musa’ya:) “Bana sekiz yıl çalışmana karşılık, bu iki kızımdan birini sana nikâhlamayı arzu ediyorum. Eğer on (yıl)a tamamlarsan, o da senin tarafından (bir lütuf)tur. Ben sana zahmet vermek de istemem. İnşaallah beni iyilerden bulacaksın.” dedi.

Kasas Suresi | 43
Andolsun ki biz, ilk devir nesillerin(den Nuh, Hûd, Salih ve Lût kavimlerin)i helak ettikten sonra, Musa’ya, düşünür (ve öğüt alır)lar diye (kavmindeki) insanlara, kalp gözleri için aydınlık (ve apaçık delil)ler; hem de doğru yol ve rahmet olarak, Kitab’ı (Tevrat’ı) verdik.

Kasas Suresi | 47
Kendilerinin işlediği (günahlar) yüzünden onlara bir felaket isabet edince: “Ey Rabbimiz! Bize bir peygamber gönderseydin de senin âyetlerine uyarak mü’minlerden olsaydık.” diyecek olmasalardı (seni peygamber göndermezdik. Bu bahaneyi kaldırmak için seni gönderdik.) [krş. 4/165; 5/19; 6/156-157]

Kasas Suresi | 68
Rabbin dilediğini yaratır ve seçer. Seçmek, onlara ait değildir. Allah, eş koştukları şeylerden uzaktır ve (O’nun) şânı yücedir.

Kasas Suresi | 71
(Resûlüm!) De ki: “Söyleyin bakalım? Eğer Allah üzerinize geceyi kıyamete kadar devamlı (karanlık) kılsa, Allah’tan başka, size ışık getirecek ilâh kimdir? Hâlâ (hakikatleri) işitmeyecek misiniz?”

Kasas Suresi | 77
“Allah’ın sana verdiği (her türlü) şeyde âhiret yurdunu da ara. Dünyadan (helalinden olarak) nasibini de unutma! Allah’ın sana iyilik ettiği gibi sen de iyilik et. (Emirlerine muhalefet ederek) yeryüzünde bozgunculuk (yapmayı) isteme! Çünkü Allah bozguncuları sevmez.” [bk. 2/201-202; 63/10]

Kasas Suresi | 72
De ki: “(Yine) bana söyleyin bakalım, eğer Allah, üzerinize gündüzü kıyamete kadar devamlı kılsa, içinde dinleneceğiniz bir geceyi, Allah’tan başka, size getirecek ilâh kimdir? Hâlâ (Allah’ın kudretini) görmez misiniz?”

Kasas Suresi | 73
(Allah) rahmetinden dolayı geceyi ve gündüzü yarattı ki hem (gece) içinde dinlenesiniz, hem de (gündüz) O’nun lütfundan (rızık) arayasınız ve (nimetlerine) şükredesiniz. [bk. 17/12; 25/47; 78/9-11]

Çok hos elhamdulillah arayanlardan olmak dilegiyle

Allahin sana verdigi her turlu seyde ahiret yurdunu ara😍😍

Kasas Suresi | 79
Derken (maddeperest Kârun bir gün), ziyneti (ve ihtişamı) içinde kavminin karşısına çıktı. Dünya hayatını (sevip) isteyenler: “Keşke, Kârun’a verilen (mal) gibi bizim de olsaydı. Hakikaten o büyük bir nasip (ve şans) sahibidir.” dediler.

Kasas Suresi | 80
Kendilerine (mânevî) ilim verilenler ise: “Yazıklar olsun size! Allah’ın sevabı (mükâfatı), iman edip de sâlih amel işleyenler için (kahrından verdiği dünyalıktan) daha hayırlıdır. Ona da sabredenlerden başkası kavuşturulmaz.” dediler.

Kasas Suresi | 81
Nihayet biz onu da sarayını da yer(in dibin)e geçir(iver)dik. Artık Allah’a karşı, kendisine yardım eden bir topluluğu da olmadı. O, kendisini kurtaranlardan da değildi.

Kasas Suresi | 82
Dün onun yerinde olmayı isteyenler, (sabahleyin): “Vay be! Demek ki Allah, kullarından dilediğine rızkı veriyor da, kısıyor da. Eğer Allah bize lütfetmeseydi, elbette bizi de (yere) batırırdı. Vay! Demek ki küfre sapanlar iflah olmaz!” demeye başladılar.

Kasas Suresi | 88
Allah ile birlikte başka bir tanrıya yalvarıp tapma/tapınma! O’ndan başka hiçbir ilâh yoktur. O’nun zâtından başka (maddî) her şey yok olacaktır. Hüküm (ve mutlak hâkimiyet) sadece O’nundur ve siz ancak O’na döndürüleceksiniz. [krş. 55/26-27]

Kasas Suresi | 87
Allah’ın âyetleri sana indirildikten sonra, onlar(ı tatbik etmek)ten sakın seni alıkoymasınlar! (Korkmadan, yılmadan) Rabbine (insanları) davet et. Asla müşriklerden (ve de onlardan yana) olma!

Kasas Suresi | 85
Hiç şüphesiz bu Kur’an’ı (okuyup amel etmeyi) farz kılan (Allah), elbette seni dönülecek yere döndürecektir. De ki: “Rabbim, hidayetle geleni de apaçık bir sapıklık içinde olanı da en iyi bilendir.”



Posted via Blogaway


Kadın...

" İnsanın sorunu, hayatın anlamının bilgisine sahip olarak yaşamak. Dünyayı pragmatik, kâra dönük, avantaj arayan taraftan algılamamız ne kadar ilginç. Durmadan protez üretiyoruz. Bütün teknolojiler buna dayanıyor. " Tarkovsky

http://www.fakirane.org/tarkovski-roportaj/

" Bazı kadınlar bir erkeğin işini yaparak eşit olabileceklerini düşünüyorlar. Oysa kadının erkekle aynı hakları istemeye ihtiyacı yoktur. Kadın tümüyle erkekten farklıdır. Kadının bir emsalsizliği vardır, onda önemli bir şey, erkekte olmayan temel bir şey vardır. Kadınlar eşit haklar istiyorlar. Ne demek istediklerini anlıyorum; artık kendilerini feda etmek istemiyorlar. Her zaman bastırılmış olduklarını anladılar ve eşit haklara sahip olarak kendilerini özgürleştirebileceklerine inanıyorlar.

Kadın ya da erkek herkesin, doğal olarak özgür olmak isterse özgür olduğunu anlamıyorlar. Hepimiz özgür insanlarız, ama özgür ülkede yaşıyor olabileceğimiz için değil. O önemli bir sebep değil. Antik Roma’nın duvarcısı, özgür bir insanın içinde olabilir. İnsan temelde özgürdür. Özgür değilse, bu onun, yalnızca onun hatasıdır. Nihayet sadede gelebildik.

Kadınların dünya olaylarından büyük ölçüde dışlanmış olmaları gerçeğini inkar etmiyorum. Kuşkusuz bu bir haksızlık. Ama kamusal hayata tamamen entegre olursa kadına neler olacağını bilemiyorum henüz. Buna karşı olmadığımı, bunu desteklediğimi vurgulamak isterim, ama kendini orada bulamayacağı yönünde bir izlenimim var. Tatmin olmayacak. " _ Tarkovsky