24 Mayıs 2016 Salı

Gayri müslimlerle yaşam

Mâide Suresi | 51
Ey iman edenler! Yahudileri ve hıristiyanları velî (sırdaş, dost ve idareci) edinmeyin. Onlar (ancak) birbirlerinin yâr ve yardakçısı (İslâm’ın da düşmanı)dırlar. Kim onları (ve aynı zihniyette olanları) velî edinirse, o da onlardandır. Şüphesiz Allah (böylece kendilerine ve müslümanlara) zulmeden toplumu doğru yola eriştirmez. [bk. 9/32-33; 60/8-9]

Mâide Suresi | 57
Ey iman edenler! Sizden önce kendilerine kitap verilenlerden dininizi eğlence ve oyun (konusu) edinenleri ve inkârcıları ‘dost ve idareciler’ edinmeyin. Eğer gerçekten inanmışsanız Allah’ın emirlerine uygun yaşayın, karşı gelmekten sakının.

Mâide Suresi | 5
“Bugün size iyi ve temiz olanlar helal kılındı. Kendilerine kitap verilenlerin (İslâm’a uygun) yiyeceği (avladığı ve kestiği) size helal ve sizin (kestiğiniz) yiyeceğiniz de onlara helaldir. Mü’minlerden namuslu/iffetli kadınlarla sizden önce kendilerine kitap verilenlerden namuslu hür kadınlar, (siz) namuslu/iffetli, zinaya sapmamış ve (onları) gizli dost da edinmemiş olarak kendilerine mehirlerini ver(ip nikâh ed)ince (size helaldirler). Kim (ilâhî hükümlere) inanmayı kabul etmez/inkâr ederse, onun (bütün) ameli boşa gitmiştir. O âhirette de zarar ve ziyana uğrayanlardandır.”

Tevbe (Berâe) Suresi | 23
Ey iman edenler! Eğer imana karşı küfrü/İslâm’a karşı olmayı sevip tercih ederlerse, babalarınızı ve kardeşlerinizi (bile) dost edinmeyin. Sizden kim onları ‘dost edinir ve onların velayetleri (idareleri) altına girerse’, işte onlar, zalimlerin ta kendileridir.

Nisâ Suresi | 144
Ey (hakiki) iman sahipleri! Mü’minleri bırakıp da küfre sapanları/inkârcıları/İslâm karşıtlarını velî (sırdaş ve başlarınıza idareci) edinmeyin. (Bunu yaparak) Allah yanında aleyhinize olacak (onlardan olduğunuzu gösterecek) açık bir delil mi vermek istiyorsunuz? [bk. 3/28; 5/51; 58/22]

Mümtehine Suresi | 1
Ey iman edenler! Benim düşmanlarımı ve sizin düşmanlarınızı dost edinmeyin. Siz onlara sevgi(niz yüzünden haber) ulaştırıyorsunuz. Halbuki onlar, size hak olarak gelen (Kur’an’)ı inkâr etmişler; Resûlü de, sizi de, Rabbiniz olan Allah’a inanmanızdan dolayı (yurdunuzdan) çıkarmışlardır. Eğer siz benim yolumda savaşmak ve benim rızamı kazanmak için çık(ıp hicret et)mişseniz, (nasıl oluyor da) onlara sevgi gösterip sır veriyorsunuz? (Ey kullarım!) Oysa ben, gizlediğinizi de açıkladığınızı da çok iyi bilenim. İçinizden kim bunu yapar (onları dost tutar)sa, kesinlikle düz yoldan sapmış olur. [bk. 3/28; 4/144; 5/51-57]


22 Mayıs 2016 Pazar

Edinburgh

volkanik küllerden oluşmuş tepeleri olan şehir. evet tepeli. aşırı rüzgarlı.
(bkz: calton hill)
(bkz: st arthur) bu tepelerden ikisi.
old town diye bilinen eski şehir ve yeni şehir diye ikiye ayrilmis bir kurgusu vardır.
insanları çok nazik yardımsever. soğuk memleketin soguk insanları degiller yani.
(bkz: st andrew) dünyanın en iyi (bkz: fish and chip) restoranının burda olduğu iddia ediliyor. ödül filan vermişler. golf sahaları ve turnuvalarıyla ünlü bir de. kücük bir de romanesque stilinde ikon haljne gelmis bir köprücükleri var. şampiyona sonrası etrafında toplanmak ve fotograf cekilmek gelenek halini almış.
(bkz: kinross) loch leven denilen gölün olduğu bölge. mayıs ayında gidilmemesi tavsiye olunur keza mayflies denilen sinekler heryerdeler o kadar çoklar ki... çoklar iste ufuk simsiyah gözüküyor.
(bkz: stirling)
(bkz: dunfermline) bir müzesi içinde ingilizler tarafindan hümanizm takviminde 1970lerde onur madalyası almış bir türk ismi var. birilerini kurtarirken vefat ettigi icin madalyalandirmislar.
bunlar civarındaki küçük şirin kasabalar.
havası haricinde çok güzel bir şehir.

(bkz: national museum of scotland)
(bkz: parlemento binası)
(bkz: elephant cafe)
(bkz: waverley station)
(bkz: central mosque)
(bkz: prencess street)
(bkz: cromand island)- gelgit izlemek icin gidilmesi tavsiye olunur.
(bkz: scotland monument)
(bkz: edinburgh castle)

aksanları ise oldukça hoş. her cümlenin sonuna koydukları bir ,aye sesi varki sormayın.
see yoaye gibi bişi cıkıyor ağzızlarından
esasen aye- yes evet anlamında inis ama cümle ve kelime sonlarinda sıklıkla duyuyorsunuz.

ayrıca diğer iskoç aksanı bikaç kelime ise
loch=lake
kilt = erkeklerin giydiği iskoç eteği
wee =small


7 Mayıs 2016 Cumartesi

Dogu ve Batı Ayrımında Perspektif

"Ibnü'l Heysem'in perspektif ile ilgisi, "ışığın ölçülmesi" üzerindendi ancak batı bunu "bakışın ölçülmesi" kavramıyla eşleştirdi. Şüphesiz bu iki ayırım iki kültürün dünya görüşü ile doğrudan ilgilidir. Çünkü toplumların elindeki imkanları nasıl kullanacağını bu görüş belirler.

Resim kavramına yabancı olan ve ona hoş gözle bakmayan islâm dünyası, gözü;kişiyi yanıltabilen ve algı işlevini ancak zihni ve içsel duygular sayesinde tam olarak yerine getirebilen bir organ olarak görüyorken, göz yerine ışık üzerine yoğunlaşmış olması doğaldır. Bilim adamlarının ortaya koyduğu teoriye göre görme ucu açık sonu belirsiz bir süreç idi çünkü atmosfer gibi dış etmenlere ve başka koşullara bağlı olarak değişebilirdi.

Bu sebeple imgelerin sonsuzluğundan tek bir imgeyi çekip almak istemiyorlardı. Bu durum, müslüman bilimcileri görmeyi somutlaştıran resimelere neden şüpheyle yaklaştıklarının önemli bir ifadesidir.

Ibnü'l Heysem imgelerin insanın gözünde değil, hayal gücünde olduğuna inanıyordu, bu sebeple salt göz ile kavranan bir resim, hayal gücünü sekteye uğratacaktı. Yani doğu da imge hayal gücüne imkân tanıyan ve ona katılım olanağı sağlayan bir yapıda olmalıydı.

Müslüman ışığı matematik ile ölçerken geometriyi bir simgesel biçim haline getirmişlerdir. Geometrik süslemeler aracılıyla soyut bir kozmik biçim üretmişlerdir.

Buna karşın Rönesans ile birlikte Batı matematik ve geometriyi imgelerin somut gerçekçiliğini artırmak için kullanmıştır. Burada matematik, resimlerin ancak alt metnini oluşturur, Islâm dünyasındaki gibi, anlamı değil.

doğubatı ayrımında aslında mimarlık
serkan duman

Fotoğraflar 1 ve 2 : Edinburgh , Iskoçya
Fotoğraf 3 : Aslanhane Cami mihrabı, Ankara